Oyuncak Bebek Deyip Geçmeyin Amerikan Kültür Kids Göktürk Anaokulu'nun kurucusu ve İGEDER Genel Sekreteri eğitimci Asiye Kocademir, oyuncak bebek konusunda önemli bir yazı kaleme aldı. |
|
İstanbul Giresunlu Eğitimciler Derneği (İGEDER) Genel Sekreteri Asiye Kocademir'den ailelere oyuncak bebek hakkında çok önemli açıklama! İnsanoğlunun etkileşim araçlarından biri olan Oyun, tarihimizde avlanmak kadar eskidir. Geçmiş medeniyetler, dinler, toplumlar, ideolojiler ya değişti, ya da yok oldu. Fakat, her toplumda, her dilde, her sistemde, oyun yerini aldı ve karşılık buldu. Aynı şekilde, her hayvanın da kendi doğasına ve yaşam biçimine göre oynadığı oyunlar var. İçgüdüsel olarak gelişir de diyebiliriz. Bugün, savaş bölgelerinde, onca acıya rağmen, olağanüstü koşullarda yaşarken bile, çocuklar oyun oynayabilmektedirler. Zamanla değişti, gelişti, teknolojide, sanatta, eğitimde, kültürümüzde, geleneklerimizde, ruhumuzda ve hayatın her alanında muhteşem bir şekilde yerini aldı. Peki, oyun nedir? Sadece eğlence için mi oynanır? Sadece gönüllü bir eylem midir? Tabi ki hayır. Oyunun düzeni, sınırı, belli kuralları vardır. Zamanı yönetir. Uçsuz bucaksız hayaller kurmamızı sağlar. Gruplar, takımlar halinde sosyalleşmemizi sağlar. İçimizde, benliğimizde tuttuğumuz farklılıkları, zenginlikleri dışa vurmamıza paylaşmamıza yardımcı olur. Kültürümüzü de yansıtır. Bu böyle sürer gider… En önemli olanı ise; çocuklarımızın, geleceğimizin gelişimine katkı sağlar, yön verir. Psikoloji dahil olmak üzere, birçok disipline de araştırma konusu olmuştur. Bu araştırmaları yapan filozoflarımız, teorileri ile bakış açımızı önemli derecede değiştirmişlerdir. O halde oyun, çocuklarımızın, ailelerimizin ve nihayet toplumumuzun geleceğidir. Buradan hareketle oyun araçlarımızdan birini konuşalım istiyorum. Özellikle toplumumuzun değerli varlıkları, kız çocuklarımızın hayatında model ve önemli bir rolü olan oyuncak bebeklere dikkat çekmek istiyorum. Çocukluk döneminin en vazgeçilmez oyuncakları olan Barbie bebekler, bir yetişkinin hatları, vücut kıvrımları, abartılı ve kusursuz görüntüsü ile çocuklarımızın hatta genç kızlarımızın odasında ve hayatında yerini fazlasıyla aldı. Yani çocuklarımız oyuncak bebekle değil, aslında, büyüdüğünde sahip olmayı hayal ettikleri bedenleri olan, küçük yetişkinlerle oynamaktadır. Normalden daha ince bele sahip, çizilmiş gibi kusursuz vücut ölçüsüne sahip bunun gibi bebeklerle oynayan çocuklar üzerinde yapılan bir araştırma, kız çocuklarının ve günümüz neslinin sürekli olarak daha da zayıf görünme kaygısını tetiklediğini açıklamıştır. Developmental Psychology dergisinde yayınlanan makalede bir grup psikoloğun 5-8 yaş arası 162 çocuk üzerinde yaptığı araştırma sonucunda, bu bebeklerle oynayan çocukların, vücutlarından çok mutsuz olduğu tespit edilmiştir. Genç kızlarımızın Barbie bebek gibi standart bir görüntüye sahip olmak için bedenlerine sayısız zararlar vermesi, bedeninden mutsuz olması, güzelliği kaliteyi hep görüntüde arayıp görselliğe aşırı kaygılı yaklaşması, diğer yandan alışveriş tutkunluğu ve israf, ihtiyacı dışında arayış ve sayamadığımız daha bir çok bilinçaltı problemine sebep, bu tür bebekler ve oyuncaklar olabilir mi? EĞİTİMCİ ASİYE KOCADEMİR İGEDER Genel sekreteri.
|
|
Giresunluların Buluşma Adresi sitesinden 23.11.2024 tarihinde yazdırılmıştır. |